Unutkanlık ciddiye alınmayan ve hastalık olarak görülmeyen bir durum olsa da zaman içerisinde alzheimer belirtisi olarak karşımıza çıkabilir. Anadolu Sağlık Merkezi’nden Nöroloji uzmanı Prof. Dr. Türker Şahiner bize alzheimer hastalığını ve önlemek için neler yapılması gerektiğini anlattı.
Alzheimer’a yakalanma olasılığını arttıran faktörler nelerdir?
Unutkanlık ve ya bunama için en önemli risk beynin pasifleşmesidir. Çalışma şartlarının ağır ve yorucu olmasından dolayı genç yaşta emekliye ayrılan beyin durağan ve monoton bir yaşam yüzünden alzheimer riskiyle karşı karşıyadır.Bu yüzden kişiler hobilerini çeşitlendirmelidir. Birinci derece akrabalar arasında bu hastalığa yakalanan kişilerin bulunması da genetik bir risktir. Ayrıca damar sertliği de alzheimer riskini arttıran ve seyrini değiştiren önemli bir etkendir.
Alzheimer’ın belirtileri nelerdir?
Kişi zaman içinde içine kapanır. Hırçın ve en yakınları ile kolayca tartışan ve geçimsiz biri haline dönüşür. Bu kişilerde depresyon oldukça sık görülür. Hasta en ufak şeyleri bile unutur. Basit para hesaplarında bile güçlükler yaşanır. Çok iyi yapılan işlerin bile kalitesi düşer. İyi yemek yapan ya da güzel resim çizen biri bu yeteneklerini kaybeder. Erken dönemdeki bir hasta arabasını daha çok zor parkettiğini söyleyebilir.
Bu hastalık cinsiyete göre değişiklik gösterir mi ?
Ne yazık ki alzheimer kadınlarda daha sık görülüyor. Üç kadına karşılık olarak iki erkek bu hastalıkla mücadele ediyor.
Peki, unutkanlığa karşı neler yapmak gerekir?
Alzheimer hastası, hastalığının farkındayken ileride daha kötü süreçler yaşanabileceğini düşünerek kendisi için güvenli bir ortam hazırlamalı ve mümkün olduğunca çeşitli aktivitelerle beynini meşgul etmelidir.
Bu hastalığı önlemek için neler yapılabilir?
Kişiler günlük yaşamlarında çeşitli aktivitelerle uğraşmalı. Yeni hobiler edinmeli. Okumaya, spora ,televizyon izlemeye eşit zaman ayrılmalı. Beynin farklı bölgeleri değişik hobi ve etkinliklerle aktif tutulmalı. Ayrıca kolestrolden fakir diyet uygulanmalı.
Alzheimer’ın dünyada görülme sıklığı nedir ? Ayrıca Türkiye’de alzheimer hastalığı yaygın mıdır ?
Bu hastalık ırk ya da coğrafya farklılığı gözetmiyor. Yalnızca başlama yaşı kırsal alanlarda daha düşük. Ülkemizde alzheimer 65 yaşındakilerde yüzde 5 iken 80 ve üzerinde bu oran yüzde 30 hatta 50’ lere kadar çıkabiliyor. 40 yaşın altındakilerde görülmez denebilir. Yalnızca 40 – 50 yaş arasında çok nadir de olarak görülebiliyor.
Alzheimer hastalığının tedavisi nasıldır ?
Ne yazık ki bu hastalığın kesin tedavisi bulunmuyor. Anca k bir ümitsizlikten bahsetmekte yanlış olur. 1997 yılında 4 ilaç ortaya çıktı. Bu ilaçlara mümkün olan en erken dönemde başlanmalı. Bu ilaçlar sayesinde ilk yıllarda bellek fonksiyonlarını güçlendiriyor. Yüzde 30-40’lara varan performans artışı sağlıyor. Bu etki hastadan hastaya değişiyor.
Hasta yakınlarının ne yapması gerekir?
Hastalığın başlangıcında kişiler şüpheci, sinirli ve uygunsuz davranan kişiler haline gelebilir. Bu nedenle hasta yakınları bu dönemde anlayışlı olmalıdır. İleriki dönemlerde hasta yakınlarının yatan bir hasta bakımı için kendilerini hazırlamaları gerekiyor. Bilinçli davranmaları için demans polikliniğe sahip merkezlere başvurmaları gerekmektedir.
Alzheimer aşısı nedir ?
Biriken Amiloid beta ‘nın temizlenmesi için 2000’li yıllarda aşı projesi hayata geçirildi: Amaç bu proteini bağışıklık sistemine tanıtarak hastalığı ortadan kaldırmaktı. Protein temizlense de aşı beyinde iltihaba neden oldu ve aşının yapımı durduruldu. Halen deney aşamasında olan bu aşı 2008 yılında daha başarılı bir şekilde gündeme geldi. Aşı umut vericiydi. Fakat uzun yıllar sürmesi gereken güvenlik araştırmalarından dolayı henüz kullanımda değil. Ayrıca bu aşı hastalığa yakalanmadan kullanılan bir tedavi yöntemi olacak. Yani hastalığa yakalandıktan sonra bi işe yaramıyor.
cok doğru soyluosunuz..dedemle yakalanmıştı boyle bır hastalıga ve suan tedavısıne yurtdısında devam edılıyor allah herkezı kourusn
YanıtlaSil